Gündem

Ali Yerlikaya Narin Güran'ın ailesine neden baş sağlığı dilemedi: İşte cevabı

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Narin Güran'ın öldürülmesiyle ilgili yaptığı paylaşımda aileye başsağlığı dilememişti. Gelen sorulara yanıt veren Yerlikaya, "Herkesin okuduğu zaman anladığı, hissettiği bir durum" ifadelerini kullandı.

Abone Ol

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde kaybolduktan 19 gün sonra derede cansız bedeni bulunan Narin Güran’ın ölümüne ilişkin açıklamalarda bulundu. Bakan Yerlikaya, Kabine Toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Narin Güran'ın öldürülmesiyle ilgili önceki paylaşımında aileye başsağlığı dilemediği hatırlatılan Yerlikaya, "Herkesin okuduğu zaman anladığı, hissettiği bir durum" şeklinde konuştu. Bu açıklama, olayla ilgili kamuoyunda çeşitli yorumlara neden oldu.

"4 SAVCI KOLLUKLA BERABER BU İŞİ YÜRÜTÜYOR"

Yerlikaya, Diyarbakır'da Narin Güran'ın öldürülmesiyle ilgili soruşturmada gelinen aşamaya ilişkin, "Şu anda 4 savcı kollukla beraber bu işi yürütüyor. Hep beraber ne olacağını göreceğiz" dedi.

Yerlikaya, "Gözaltı sayısı artabilir mi?" sorusuna, "Savcılara verilen ifadeler doğrultusunda neler ortaya çıkarsa süreç devam eder. Detayı Adalet Bakanımız paylaşır. Tamamen onun görev alanı" yanıtını verdi.

"ÇOK HIZLI BİR ŞEKİLDE AYDINLANACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM"

Yerlikaya, cinayet nedenine ilişkin soru üzerine,

"Çok hızlı bir şekilde bu olayın aydınlatılacağını düşünüyorum. 85 milyon bu olaydan son derece üzüntü duyuyor. Herkesin istediği bir an önce bu olayın aydınlığa kavuşması ve adaletin tecelli etmesi. Sayın Cumhurbaşkanımız da Narin kızımızı öldüren kimse mahkemelerde yargılanıp, hak ettiği cezaları almasının takipçisi olacağını söyledi" ifadelerini kullandı.

"HERKESİN OKUDUĞU ZAMAN ANLADIĞI BİR DURUM"

Yerlikaya, "Sosyal medya paylaşımında aileye başsağlığı dilemediniz, ona binaen bir şüphe mi var?" sorusu sorulması üzerine  "Narin kızımızın cansız bedeninin bulunduğunu kamuoyu ile paylaştım. Allah'tan rahmet diledim. Mekanı cennet olsun istedim. 'Başımız sağ olsun' dedim. Oldukça açık, daha fazla bir şey demeye gerek yok. Yani herkesin okuduğu zaman anladığı, hissettiği bir durum. Tekrar anlatmaya gerek var mı? diye cevap verdi.

İnşallah bir daha insanlığımızdan utanacağımız tablo ile karşı karşıya gelmeyiz. Burada basın da çok önemli bir görev üstlendi. Görevini yaptı. Son sözü artık hakimler söyleyecek, savcılar söyleyecek.

Ben her zaman göreve geldiğimden beri biliyorsunuz şunu söylüyorum; biz tespit edilen suçu aydınlatıp suçluyu götürüp adalete teslim ediyoruz. Benim görevim bu. İçişleri Bakanlığının görevi, suçu önlemek; ama önleyemiyorsa suç işlendiyse yakalayıp adalete teslim etmek. Gelinen noktada artık konu tamamen adliyenin" ifadelerini kullandı.