Çantacılar sokağı sessiz
Sokakta müşteri olmamasından şikayet eden Enes Mızıkacı, “Biz bu sezon pek bir müşteri alamadık, sebebinin ise fiyatların pahalılığı olduğunu düşünüyoruz. Bu sene ürün aldığımız bazı firmalardan Ocak ayından beri 3-4 kez zam aldık. Bu zamlar da haliyle ürün fiyatlarına yansıdı ve durum böyle olunca müşteride alım gücü diye bir şey kalmadı.” şeklinde konuştu.
Bankalar taksit kısıtlamasını yeniden düzenlemeli
Bir diğer sorunun bankaların taksit seçeneklerini kaldırması olduğunu vurgulayan Mızıkacı, “En büyük ikinci sıkıntımız bankaların taksit seçeneklerini kaldırması oldu. Daha önce biz müşteriye vade farksız 5'e kadar taksit yapabiliyorduk şu anda en fazla 2'ye kadar bölebiliyoruz. Fazla taksit yapamadığımız için de müşterilerimizin alım gücü düştü. Bankalar taksit seçeneklerini düzenlemeden önce müşteriler İki, üç çanta birden alabiliyordu. Ama şu an öyle bir durum olmadığı için hem satışımız düştü hem de müşterimizin alım gücü düştü. Şu anda piyasada nakit akışı yok. Herkes parasını faize yatırıyor öyle olduğu için de sektör cansız.” dedi.
“Yetiştirmek için çırak bulamıyoruz”
Çırak yetişmemesinin üretime büyük zararı olduğunu belirten Murat Altıntaş, “Çırak yetişmiyor, bizler yetiştirmek için eleman bulamıyoruz. Eleman olmayınca üretim de olmuyor, üretim olmayınca da fiyatlar sürekli artıyor. Üretim olmadığı sürece durum daha da kötüye gidecek.” ifadelerini kullandı.
30 kişi çalışıyordu 4 kişi kaldı
Halil Karaca Kurt, daha önce dükkanından ürün üretip ihracat yaptığını şu anda ise tamirhane atölyesine dönüştüğünü anlattı.
Kurt, “Burası dünya markası deri ürünler satan bir firmaydı. Daha önce burada otuz kişi ile çalışıyorduk. Aynı zamanda imalathanemiz de vardı. Kurların yükselmesi, taşıma fiyatlarında artışa sebep oldu, gelir gideri karşılamadı ve zamanla küçülmek zorunda kaldık. İmalat sektöründe de ana ham maddeler; kumaş, toka, kulp gibi malzemeler de ithal geliyordu ve onların fiyatı da anormal derecede artmaya başladı. Yerli piyasadaki üretici bu aksesuarları üretmiyor. Onun için halkın da alım gücü düşünce ister istemez çalıştırdığımız elemanların masraflarını karşılayamadık ve küçülmememiz gerekti. Ben 45 senedir bu meslekle uğraşıyorum o yüzden tamirat yapmaya başladım. Şu anda da tamirat fiyatı yenisine göre biraz daha uygun olduğu için insanlar ürününü tamir ettirmeyi tercih ediyor. Ama tamir için gerekli aksesuarlar ithal olduğu için fiyatlar da yüksek oluyor. Bu durum böyle nereye kadar gider bilmiyoruz” dedi.
“Maliyetler çok yüksek”
Selahattin Akgün, yeterli üretim yapılmamasının temel sorun olduğunu vurgulayarak yetkililere seslendi.
Akgün, “Şu anda burada üretim yapılmıyor. Eskisi gibi ithal ürün de gelmiyor bu sebeple maliyetler çok yüksek, iş olmadığı için de bu maliyetleri karşılayamıyoruz. Karşılayamadığımız için de müşteriyle sorun yaşıyoruz. Bizler, yetkili makamlardaki kişiler buraya gelsin, yaşadığımız sorunları görsün ve çözüm üretilsin istiyoruz. Esnafa bir probleminiz var mı? Derdiniz var mı? Diye sorulmalı. Yetkililerin esnafı yönlendirmesi ve yol göstermesi gerekiyor. Yetkililer tarafından seminer, toplantı gibi faaliyetler düzenlenerek esnafa yol gösterilmelidir.” şeklinde konuştu.
Esnafın sorunlarını dinleyen Ankara Ayakkabıcılar ve Çantacılar Esnaf Odası Başkanı Hüseyin Uzun, sorunların çözümü için gerekli görüşmeleri yaptığını dile getirdi.
