Cem Garipoğlu’nun mezarının bulunduğu Karacaahmet Mezarlığı’nda güvenlik önlemleri artırıldı. Polis ekipleri, mezarın etrafına demir bariyerler çekerek güvenlik tedbirlerini güçlendirdi. Mezarı açma işlemi, savcı ve Adli Tıp görevlilerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Cenaze, inceleme için Adli Tıp Kurumu’na gönderildi.
GARİPOĞLU'NUN MEZARINDA KEFEN VE BEZ YOK, KEMİKLER VE KAFATASI DAĞINIK
Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, mezarın açılmasına dair yaptığı açıklamada dikkat çeken bulguları paylaştı. Epözdemir, "Cem Garipoğlu’nun mezarında kefen ve bez yoktu, kemikler ve kafatası dağınıktı, ceset bütünlüğü yoktu. Bu detaylar tutanağa da geçti. Ceset bütünlüğü olmadığı için kimlik tespiti yapmak fiilen olanaksız. Ayrıca, kimlik tespiti işlemi için ölenin yakınlarının veya Garipoğlu ailesinin herhangi bir ferdi veya komşusunun hazır bulunması gerekirdi. Bu şartlar sağlanmadığı için teşhis işlemi gerçekleştirilemedi" dedi.
AİLE TRAVMA YAŞIYOR
Epözdemir, müvekkillerinin acılı durumunu vurgulayarak, "Aile çok derin bir acı yaşıyor ve bu nedenle psikolojik olarak yeni bir travmayı kaldıramayacaklarını düşündükleri için mezar açılışına katılmamayı tercih ettiler. Ancak kimlik tespiti işleminin yapılabilmesi için ölenin yakınlarının orada bulunması zorunluydu" diye ekledi.
ADLİ TIP'A GÖNDERİLDİ
Mezardan çıkan kemik parçaları ve kafatası, Adli Tıp’a steril bir şekilde gönderildi. Özellikle dişlerin inceleneceği belirtildi. Bu inceleme, Garipoğlu’nun kimliğinin tespit edilmesi açısından kritik öneme sahip.
Cem Garipoğlu'nun mezarının açılması, sadece Münevver Karabulut ailesi için değil, aynı zamanda toplumsal bellek açısından da önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Yaşanan bu süreç, cinayet davasının yeniden gündeme gelmesine ve kamuoyunda tartışmalara yol açtı.
