FED'in aldığı bu karar, yaklaşık dört yıldır süren sıkı para politikası döneminin sonunu işaret ediyor. Piyasalarda beklenen indirim, FED'in ekonomik aktiviteyi desteklemek ve enflasyonu kontrol altında tutmak amacıyla attığı önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Karar metninde, ekonomik aktiviteye ilişkin yapılan vurgular dikkat çekti. FED, enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde yüzde 2 hedefine doğru ilerlediğine dair daha fazla güven kazandıklarını belirtti. Ayrıca, istihdam ve enflasyon hedeflerine ulaşma risklerinin dengede olduğunu ifade etti. Bu bağlamda, enflasyonu hedeflerine geri getirmenin yanı sıra maksimum istihdamı destekleme taahhüdünün de altını çizdi.
Sıkı Para Politikasının Sonu
Son olarak, Kovid-19 salgınının ekonomik etkilerine yönelik endişeler nedeniyle Mart 2020'de iki kez acil faiz indirimi yapan FED, 2022 yılından itibaren üst üste faiz artışlarına gitmişti. Bu süreçte faiz oranları, 23 yılın en yüksek seviyesine ulaşmıştı. Ancak Temmuz toplantısında yapılan değerlendirmelerde enflasyonun hedefe doğru ilerlediği belirtilmiş ve faiz indiriminin yakın olduğuna dair sinyaller verilmişti.
FED Başkanı Jerome Powell, geçen ay yapılan Jackson Hole toplantısında para politikası için ayarlama zamanının geldiğini vurgulamıştı. Bu açıklama, Eylül toplantısında bir gevşeme döngüsüne geçileceği yönünde beklentileri artırmıştı.
Piyasa Tepkileri ve Gelecek Beklentileri
FED’in bu önemli kararı, finansal piyasalarda kısa vadede dalgalanmalara yol açabilir. Yatırımcılar, gelecekteki para politikası yönelimi ve olası daha fazla faiz indirimleri hakkında yorum yapmaya başladı. Ekonomik verilerin dikkatle izleneceği bu süreçte, FED’in gelecek toplantılarda atacağı adımlar büyük önem taşıyor.