Osman Raşit Işık’ın geçen nisan ayında MSKÜ Eğitim Fakültesi’ne dekan olarak atanması, Eğitim-Sen ve Türkiye Komünist Gençliği üyesi öğrenciler başta olmak üzere çeşitli kesimlerden büyük tepki topladı. Protesto eylemlerinde, "Tarikatçı dekan istemiyoruz” , “Bilimsel eğitimden vazgeçmeyeceğiz” ve “Ensarcılar dışarı, üniversiteler bizimdir” gibi sloganlar atılırken, protestocular Işık'ın eğitimci yetiştirme konusunda yeterli olmadığını savundu. Protestocular, atamanın liyakatla bağdaşmadığını belirterek, üniversitenin ideolojik amaçlarla yönetildiğini ileri sürdüler.
"KENDİSİNİ HÂLÂ GERİCİ OLARAK NİTELENDİRİYORUZ"
Protestolar sırasında yer alan pankartlar ve atılan sloganlar nedeniyle, Osman Raşit Işık, eyleme katılan M.B, D.Ç. ve T.B. isimli öğrenciler hakkında suç duyurusunda bulundu. Bu suç duyurusu üzerine öğrenciler, 13 Eylül'de ifadeye çağrıldılar. Suç duyurusu hakkında konuşan öğrencilerden M.B, şöyle dedi:
“Yaklaşık 30 kişiyle bir eylem yapmıştık ve ‘liyakatsizlik’ tepkilerine ek olarak Ensar Vakfı’nın gerici karakterini de vurgulamıştık. Kendisini hâlâ gerici olarak nitelendiriyoruz, atamanın da liyakatsiz olduğunu düşünüyoruz. Sözlerimizden bir adım geri atmayacağız”
"LİYAKATSİZ ATAMAYI ELEŞTİRDİM"
Suç duyurusunda adı geçen SOL Parti Muğla İl Başkanı Zekeriya Kargın da 24 Eylül'de verdiği ifadesinde, kamu görevlerine liyakat sahibi kişilerin atanması gerektiğini savundu. Kargın, şu ifadeleri kullandı:
"Benim hakkımda şikâyette bulunan Osman Raşit Işık, daha önce Ensar Vakfı’nın Muğla Şube görevlisiydi. Işık’ın Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanlığı’ na atandığını öğrenince liyakatsiz atamayı demokratik hakkımız dahilinde eleştirdim. Ben kimseye hakarette bulunmadım”
