Kars İl Sağlık Müdürlüğü, yenidoğan bebekler için hayati öneme sahip olan ve halk arasında “topuk kanı” testi olarak bilinen Ulusal Yenidoğan Tarama Testlerine izin vermeyen aile hakkında Kars Aile Mahkemesi'nde dava açmıştı. Ancak, mahkemenin talebi reddederek modern tıbbı yok sayan bir karar aldığı bildirildi.
Mahkemenin Kararı ve Bilirkişi İddiaları
Kars Aile Mahkemesi, bilirkişi olarak “Alternatif Tıp Uzmanı” olduğu iddia edilen, şu an hayatta olmayan ve tıp uzmanı olup olmadığı belirli olmayan bir kişinin "topuk kanı almak çocuğa yapılacak en büyük kötülüktür" şeklindeki açıklamasını gerekçe gösterdi. Mahkeme, bu açıklamayı temel alarak topuk kanı almanın topluma veya toplum sağlığına hizmet eden bir yanının olmadığına hükmetti.
Ulusal Yenidoğan Tarama Testlerinin Önemi
Ulusal Yenidoğan Tarama Testleri, bebeklerde fenilketonuri ve hipotiroidi gibi hastalıkların erken teşhisi için son derece güvenilir bir yöntemdir. Ayrıca, kistik fibrozis, biotinidaz enzim eksikliği ve spinal muskuler atrofi (SMA) gibi hastalıkların tanısı da bu testlerle konulabilmektedir. Bu testler, toplum sağlığının korunması ve geliştirilmesi açısından yaşamsal öneme sahiptir ve kanıta dayalı modern tıbbın bir bileşenidir.
Alternatif Tıp ve Bilimsel Temel
Alternatif ve geleneksel tıp uygulamaları, genellikle bilimsel kanıtlar yerine söylencelere ve kişisel deneyimlere dayanır. Bu tür uygulamaların bilimsel bilgi ile aynı düzeyde görülmesi, hem bilimsel hem de toplumsal sağlık açısından sabote edici nitelikte olabilir. Modern bilim, gözlem, varsayım ve deneylere dayanarak üretildiği için daha güvenilirdir.
Sağlıkta Bilimsel Yaklaşımın Önemi
Ankara Tabip Odası, bilimsel yöntemler kullanılarak elde edilen ilaç ve tedavi yöntemlerinin tercih edilmesini vurguluyor. Sağlık alanında gericileşme ve muhafazakârlaşmanın önüne geçilmesi gerektiğini belirten oda, başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere ilgili birimlerin modern bilimin ışığında sağlık hizmeti sunumunu planlaması gerektiğini ifade ediyor. Bilimsel temellere dayanmayan sağlık uygulamaları, hem bireylerin hem de toplumun sağlık beklentilerini riske atmaktadır.