Nobel Fizik Ödülü, bu yıl "yapay sinir ağlarıyla makine öğrenimini mümkün kılan temel keşifler" nedeniyle Geoffrey Hinton ve John J. Hopfield’a verildi. 2024 Nobel Fizik Ödülü’nü kazanan bu iki bilim insanı, yapay zekâ ve makine öğrenmesi alanında devrim niteliğinde çalışmalar gerçekleştirdi. Özellikle Hopfield’ın 1982'deki yapay sinir ağları üzerine yaptığı çalışmalar, makine öğrenmesinde büyük bir ilerleme kaydedilmesini sağladı.

Geoffrey Hinton, yapay zekânın teorik temellerini atmakla kalmadı, aynı zamanda teknoloji devleriyle iş birliği yaparak bu alandaki gelişmeleri hızlandırdı. Hinton’ın liderlik ettiği çalışmalar, bilgisayarların görüntü tanıma ve öğrenme yeteneklerinin geliştirilmesine öncülük etti. Bu, bugünün yapay zekâ teknolojilerinin temel taşlarından biri olarak kabul ediliyor.

Google ve Yapay Zekâdaki Etkisi

Hinton, yapay zekâ araştırmalarında sadece akademik dünyada değil, endüstride de aktif rol aldı. 2012 yılında, Toronto Üniversitesi'nde öğrencileriyle birlikte bilgisayarlara görme yetisi kazandıran bir teknoloji geliştirdi. Bu teknoloji sayesinde, bilgisayarlar fotoğraflarda yer alan nesneleri ayırt edebilme yeteneğine sahip oldu. Bu önemli gelişme, Hinton'ı Google'ın dikkatini çekti ve yapay zekâya yönelik büyük yatırımların kapısını açtı. Hinton, Google'ın yapay zekâ bölümü "Google Brain"de önemli bir rol oynadı ve bu alandaki çalışmalara yön verdi.

Çankaya'dan Merdivenli Yollara Korkuluk Hizmeti Çankaya'dan Merdivenli Yollara Korkuluk Hizmeti

Hinton Pişman

Ancak Hinton, Google'daki on yıllık kariyerinin ardından 2023’te yapay zekâ çalışmalarından dolayı istifa etti ve geliştirdiği teknolojilerden pişmanlık duyduğunu açıkladı. The New York Times’a verdiği röportajda, "Eğer ben yapmasaydım, bir başkası yapacaktı" diyerek, çalışmalarının insanlık için potansiyel tehlikeler barındırdığını belirtti. Hinton, yapay zekâ gelişim hızının tahmin edilemeyecek sonuçlar doğurabileceğini vurguladı.

Yapay Zekânın Kontrolden Çıkma Riski

Hinton, yapay zekânın son yıllardaki hızlı gelişimiyle ilgili endişelerini açıkça dile getirdi. Yapay zekânın, insanlık tarihinde Endüstri Devrimi kadar büyük bir dönüm noktası olduğunu savunan Hinton, bu teknolojinin kontrol edilemeyecek bir hızda ilerlediğini söyledi. Özellikle, ChatGPT gibi büyük dil modellerinin kötü niyetli kişiler tarafından kötüye kullanılma potansiyelinin olduğunu belirtti. Hinton’a göre, Microsoft, Meta ve Google gibi büyük teknoloji şirketleri arasındaki yapay zekâ yarışı, bu alandaki gelişmelerin tehlikeli bir noktaya gelmesine yol açıyor.

Öğrencileri de Endişeli

Hinton’ın endişelerini paylaşanlar arasında en önemli öğrencilerinden biri olan Ilya Sutskever da bulunuyor. Sutskever, OpenAI’da benzer kaygıları dile getirmiş ve bu endişeler, şirket içinde önemli tartışmalara yol açmıştı. Hinton gibi, Sutskever de yapay zekâ çalışmalarının kontrolden çıkabileceği konusunda uyarılarda bulunuyor.

Yapay Zekânın Geleceği

Hinton, yapay zekâ çalışmalarının tamamen durdurulmasını doğru bulmuyor, ancak gelişmelerin hızını ve potansiyel tehlikelerini değerlendirmek gerektiğini savunuyor. Hinton’a göre, bu çalışmaların devam etmesi kaçınılmaz; çünkü Amerika bu alanda duraklasa bile Çin gibi ülkeler çalışmaya devam edecektir. Ancak, insanlığın bu teknolojiyi geliştirme sürecinde dikkatli olması ve gerekli önlemleri alması gerektiğini vurguluyor.

Kaynak: Haber Merkezi