Yazıma başlarken öncelikle, geçen haftalarda Haymana'da gassal olmayışı ile ilgili sorunları kaleme almıştım, konuya ivedilikle cevap veren ve gassal görevlendiren sayın yetkililere ayrı ayrı teşekkür ederim.

Algı, beş duyu organı tarafından kavranabilen gerçeklerin zihin tarafından idrak edilmesi ve yorumlanması demektir. Örneğin masanın üstünde kırmızı bir kalemin olduğunu algılamak için öncelikle o kalemin görülmesi gerekir. Zihin yoluyla doğrudan algılanan şeyler ise rüyalar, hatıralar ve kavramlardır. Algı yönetimi konusunda araştırmalar yaptıkça bunun son derece sistematik bir şekilde uzun bir zamandan beri dünya çapında uygulanan bir sistem doğrultusunda uygulandığını görmekteyiz. İnsanoğlunun diğer insan kitleleri üzerinde kontrol gücü elde etmeye çalıştığı tarih öncesi zamanlardan beri her zaman küçük yönetici gruplar büyük insan kitlelerinin zihinlerini kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirmeye çalışmışlardır.

Fakat Türkiye her halükarda, genelde tüm insanların, özelde ise kendi vatandaşlarının ve devletinin güvenliğini sağlamada demokratik, etik ve insani değerler çerçevesinde sert ve yumuşak gücünü ahlaki algı yönetimiyle birlikte planlı ve tutarlı bir şekilde kullanmalıdır. Günümüzde görsel ve yazlı basın marifeti ile algılar ve toplum üzerinde olumlu ve olumsuz hareket tarzları ve düşünceleri oluşabiliyor. Aile yapımızdan tutun günlük yaşantımıza kadar algı hayatımızı etkiliyor. Görsel basındaki subliminal mesajlar, doğrudan mesajlar hedef kitleyi etkiliyor. Evimize giren en büyük tehlike sosyal ve görsel medyadır. Devletimizin yetkili kurumları bu konuları sık takip edip gerektiğinde müdahale edebilmeli. Televizyonlarda aile yapılarını bozan, komşusunun hanımını kaçıran kişiler, dört torunu olan 38 yaşında bir evli ve çocuklu erkeğe kaçan bir nine ve onun için dön diye ağlayan midesiz bir eş toplumu nereye götürmeye çalışıyorlar? Ekranlarda savcı polis rollerine soyunmuş yayınlar yargı dağıtıp, cinayet ve kayıp vakalarını çözüyorlar!. Burada ki algı yönetimi çok önemli ilgili kurumlar bunlardan ders çıkarıp bu yayınlara müsaade etmemeli. Gençlerimizi etkileyen müziklerden tutun sosyal medyaya kadar her yer bu tehlikeler ile dolu. Milli güvenliğimizi ilgilendiren algı yönetimi çalışmaları, hükümet politikası olarak değil devlet politikası olarak tüm teknolojik imkân ve araçlar kullanılarak uygulanmalıdır. Pazarlama iletişiminde algı yönetiminin en etkili silahlarından biri reklamdır. Reklamlar, markanın hedef kitle tarafından nasıl algılanacağının belirlenmesi için çalışır. Her gün karşılaştığımız reklam panoları, telefonumuza gelen iletiler, televizyon reklamları algılarımızı yönetmeye çalışmaktadır.

Duruşunuz, tavrınız, yaklaşımınız, görünümünüz, enerjiniz, yaptığınız ya da anlattığınız şeye olan inancınız, gülüşünüz, samimiyetiniz, rutinden çıkan uygulamalarınız, bilgi derinliğiniz, daha önceki temaslarınız… Bunlar gibi onlarca şey algıyı etkiler ve bu fonksiyonlar yönetildiği andan itibaren algı yönetimi devreye girer. Ne olur hep aklınızda olsun, algılayabildiğiniz kadar gerçektir bu dünya ve algı davranışı etkiler. O zaman benim ilk işim kendi algılayabilme sınırlarımı geliştirmektir ki bu, kişinin kendine yaptığı yatırımla ilgilidir. Yani okuduğu kitap, katıldığı eğitim, deneyimleri vs… Olayın ikinci boyutu ise insanlar beni nasıl algılıyor sorusunun cevabına istinaden alınmış eylemler olacaktır. Sağlıcakla kalın.