Görmediğimiz ve dahi görmezden geldiğimiz, sokaklarda çöplerin arasında ısınmaya ve karınlarını doyurmaya çalışan sakak hayvanları! İnsan olmanın tamda burada gerekli olduğunu düşündüğüm merhamet ve vicdanın ortaya çıktığı yumuşak karnımız, kişiliğimiz burada belli oluyor. Son zamanlarda televizyon haberlerinde ve sosyal medyada her türlü zalimliklere maruz kaldıkları için anılan sahipsiz can dostlarımızın yaşam kalitesini yükseltmek ve daha iyi tesislerde barınmalarını sağlamak için Yeşim Kandemir’in bir fikri var!

Bu hafta köşemde Yeşim Kandemir’in projesine yer vermek istedim. Yeşim Kandemir hayatını sahipsiz hayvanlara adamış merhamet timsali içimizden biri. Yeşim Kandemir kimsesiz hayvanlar için proje hazırladı ve bu projesini başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere bütün bakanlıklara ve ana muhalefet liderlerine gönderdi.

Yeşim Kandemir projesini şöyle anlattı; Bir Engellinin gözünden, Hazine ve Çevre Şehircilik Bakanlığı ile görüşülerek milli emlaktan Türkiye genelinde her ilin 4 bölgesinde olmak üzere (K.G.D.G) en az 500’er m2 temini sağlanmalı.

-Bu alanlar kendi içinde bölünüp, genç, yaşlı, hasta ve yavru olarak ayrılmalı. Alan içinde rehabilite ve tedavi bakım merkezi kurulmalı. Öncelikle kısırlaştırma yapılıp hasta olanlar tedavi edilmeli.

-Devletin belirleyeceği bir banka hesabıyla sosyal medyada dolaşan yardım bağışlarının önüne geçilip hesaba gelen bağışlarla tedavi, ilaç, mama, çalışan ücretleri vb. karşılanmalı.

-Tesisteki tüm canlıların kimliği ve tedavi geçmişlerinin bilgileri sistemlere kaydedilmeli.

-Yerel yönetimler hayvan severlerin ulaşımını sağlayacak seferler koymalı. Tesislerin yanına mesire alanları yapılarak vatandaşların ailecek gidip eyleneceği ve de tesisi gezerek (görevliler eşliğinde) insan ve hayvan psikolojisi açısından etki sağlanmış olur. (Özellikle kanser hastası insanlarda hayvanların psikoloji açısından önemi göz ardı edilemeyecek kadar fazladır.)

-Belediyeler tüm il genelinde 24.00’dan sonra tüm restoranlarda oluşan gıda atıklarını toplatıp tesise ulaştırmalı böylece gıda atık dönüşümüne katkı sağlamış olur.

-Tüm dernekler bu çatı altında toplanıp bağımsız olarak bir denetleme ekibi kurularak tesisin denetimi yine hayvan severler tarafından düzenli olarak yapılmalı. Böylece tesis içinde şiddet, kötü muamele, işkence, vb. önüne geçilmiş olur. Hayvanlara yapılan eziyet öldürme gibi suçların kabahatler kanununa göre para değil hapis cezası ile yeniden gözden geçirilmeli.

-Milli eğitim bakanlığımız Halk eğitim merkezlerinde ve okullarda Veteriner hekimlerce gönüllülük esasına göre Öğretmen ve öğrencilere hayvan sevgisi ile alakalı en az 10 saat eğitim vermelidir.

-Kimsesiz sokak hayvanlarının finansmanı için her faturaya 0.50 Lira eklenmeli.

-Bu projenin bütün konu başlıkları Yeşim Kandemir’e aittir.

Yeşim’in bu projesi ile alakalı, Cumhurbaşkanımızın talimatı ile 5 bakanlıktan birer temsilci ilk defa toplandı. Sahipsiz hayvanlar ile alakalı çalışacak bu komisyon belediyelere 2.300.000 Liralık kaynak aktarılmasını kararlaştırdı. Hayvan hakları yasası kapsamında barınak açmayan belediyeler denetlenecek ve bu barınaklarda gönüllü personel çalışacak ve eğitim verilecek. Yeşim Kandemir sadece konu başlıklarının konu edilmesinin yanın da proje içeriğinin de uygulanmasını istiyor.

Bende Yeşim’in bu projesinin duyurulması için hayvan sever ve hayvan hakları savunucusu olarak, Hz. İbrahim’e ağzında bir damla su ile giden karınca misali röportajı köşeme taşımak istedim.

Hayvanlar yüce Allah’ın dilsiz kullarıdır, onlara yapılan her türlü iyi yada kötü muamelenin insanlık boyutunda ve Ahiret boyutunda cezası ve sevabı olduğu unutulmamalıdır. Allah’a ısmarladık, hoşça kalın. www.aydinbenli.com