Yerde ve gökte öyle bir değişiklik olur ki, yeter ki imanın var olsun. Yeryüzü sıkılırmış, simsiyah gökyüzü açılırmış, masmavi toprak bağrını açar ağlarmış “Şehidim geldi” diye. Şehitlik, çok büyük bir mertebedir her kula nasip olmaz, gazilik ise şehitliğin yarısıdır. Gülhane Araştırma Hastanesine gittiğimde psikiyatri kliniğinde gazileri ziyaret ettim ve oradan ayrılmak istemedim. Evet hastanemiz çok bakımlı çok güzel bir hastane. Temizlikten yemeğine kadar her şey mükemmel. Hele ki çalışanları, güler yüzlü. Özellikle psikiyatri Doktoru Burcu Hoca, kliniğin en sevilen güleryüzlü doktorlarından.

Evet buraya kadar her şey güzel. Beni üzen gazilerimizin operasyonlarda verdikleri uzuvlarını hatırlaması. Kimi kaybettiği koluna bacağına ve bir diğeri bir başka kaybettiği uzvuna takılıyor. İşte bu gazilerimizin rehabilite olması lazım. Devletimiz o kadar güçlü ve hastanede tedavi gören uzmanlarımızın sayıları elimin beş parmağını geçmeyecek kadar. Gerekli olan gazilerimize gazilik ünvanını verilmesidir.

Zor durumlarda çalışıyorlar. Özellikle Uzman Çavuşlarımızın emeklilik hakları yok, özlük hakları hiç iyi değil. Gazilik bile alırken çok zorlanıyorlar. Çok büyük ve çeşitli testlere tabi tutulup, o testlerin neticesinde yıpranmış oldukları ortaya çıkınca gazilik veriliyor. Biz onları vatana hizmet için aldığımızda sapasağlam kağıdıyla birlikte alıyoruz. Kısa bir eğitimden sonra dağlara gönderiyoruz, düşmanla savaşsın diye. Onlar da görevlerini fazlasıyla yapıyorlar. Amma velakin biz onlara görevlerimizi neden yapamıyoruz, neden bürokrasiyi kullanarak gazilerimizi yoruyor, yıpratıyoruz? Hak ettikleri gazilik ünvanını neden vermiyorsunuz sevgili devletimiz?

Gazimiz Mehmet Özel ile yaptığımız röportajda devletimize bağlılıklarının tam olduğunu söyledi. Sayın devlet büyüklerinin uzman çavuşların sorunlarını dinlemelerini ve onların özlük haklarının verilmesini siz büyüklerimizden arz etti. Biz yediğimiz kurşunları kendimiz ve ailemiz için yemedik, bütün Türk milletinin huzuru ve bekası için yedik. Bize emir verildiyse biz bu emirleri harfiyen yerine getirdik ve getirmeye de devam edeceğiz. Lütfen sayın devlet büyüklerimiz siz de biz uzman erbaşların sözünü dinleyin, kulak arkası etmeyin. Biz özlük haklarımızı istiyoruz. Muazzaf haklarımızı, lojman haklarımızı istiyoruz. Siz bizi unutmazsanız biz sizi hiç unutmayız. Biz terörden, teröristten korkmuyoruz evelallah. Onlara ihanetin hesabını soruyoruz, sormaya da devam edeceğiz. Bizi kaygılandıran durum şu; biz cennete göçdüğümüz zaman bizim arkamızdaki eşimiz, dostumuz, çocuklarımız açıkta kalmasın. Zaten bir çok düşmanımız olacak!! Bu düşmanlar da kendi şahsi düşmanlarımız değil, devlet düşmanları olacak. Neden bizim çoluğumuz çocuğumuz iyi konumlarda olmasın?

Sevgiyle hürmetle hepinizi selamlıyorum. Yüce Türk milletinden ve devlet büyüklerinden uzman erbaşların haklarının iade edilmesini, şartlarımızın düzeltilmesini istiyoruz.

Allaha emanet olun, hoşça kalın.