Türk siyasetinde iz bırakmış değerli isimlerden Mahmut Öztürk aradı. Çok ‘özel’ konukların katılacağı bir iftar programına davet etti.
Türk siyasetinde iz bırakmış değerli isimlerden Mahmut Öztürk aradı. Çok ‘özel’ konukların katılacağı bir iftar programına davet etti. İcabet kaçınılmaz…
***
Bir siyasetçi ile hem de yerel seçim heyecanının tavan yaptığı bir ortamda hayata dair sohbet etmek gerçekten hoştu…
Mahmut Öztürk, 1987 ve 1991 genel seçimlerinde DYP’den 18. Dönem Niğde ve 19. Dönem Aksaray Milletvekili seçilerek TBMM’de yasama çalışmalarına katılmış bir isim…
Yani merkez sağ siyasetin merkezinde yer almışlardan… Bir başka özelliği de rahmetli Adnan Kahveci'den sonra en çok tercihli oy alan siyasetçi.
AÇLAR, ATLAR VE TAVIRLAR…
Sohbetimize kalite katan ifadeler, Mahmut Öztürk’ün hatırlattığı iki söz ile önem ve anlam kazandı.
Siyaset ve memleket üzerine değerlendirmelerde bulunurken dedi ki;
- İnsan aç kalmaya görsün, inançlarını bile yer…
Albert Camus’ya ait sözün özü; siyasiler oyunu alarak yönetimine geldikleri ülke insanlarını doyurmak zorundadır…
Aksi takdirde, inançlarını yemekle kalmaz, oy verdiği siyasileri de yer! Ki; siyaset dünyamız bu tür yenmişlerle, yenilmişlerle doludur…
Mahmut Öztürk’ün bir başka önemli hatırlatması da şu söz oldu:
- At kendi gücünü bilse kırbaç yemezdi…
Araştırdım, sözün bir versiyonu da şöyle:
- At kendi gücünü bilse boyunduruk altına gitmezdi…
Söz öylesine önemli ve anlamlı ki; kime, neye ve nereye uyarlasanız uyar!
Bu sözleri, özellikle siyaset dünyamızın son dönem gelişmelerine şablon yapınca gördüm ki, attan daha güçlü isimler boyunduruk altında yok olup gitti, gidiyor!
MALUMUN İLAMI HALLER VAR…
Sayın Mahmut Öztürk ile sohbetimiz buluşmak, görüşmek, konuşmak kavli ile bitti ama zihnimde oluşan gel-git, birkaç kez önüme çıkan siyasete girme şansını elimin tersiyle itişimi hatırlattı. Doğru bir karar verdiğimi sanıyorum ama yazdığım binlerce sayfalık dört siyaset kitabı gösterdi ki siyaset olmadan da bir ülkenin bir yere gitmesi, gelmesi mümkün değil…
Bu bakımdan siyasetin ana unsuru olan siyasiler, insan ve ülke odaklı bir niyet ve çalışma içindeyse cennetliktir!
Şahsi çıkarları peşinde koşanların sonu ise pek çok ilam ile malumdur…
SİYASETİN İÇİNE EDENLER…
Bu ifademi, “Altın ateşle, kadın altınla, erkek kadınla sınanır” sözü ile örnekleyip, Hırkalı’ya sorayım: Bu ne haldır Hırkalı?
Hırkalı der siyaset yönetişim gereği
Vatan, millet diyene Kızılelma ereği
Yok, birisi diyorsa yağma Hasan böreği
Siyasetin içine eden işte onlardır
