“Siyaset dünyamızın ‘riyaset’ makamı neresidir” diye soran olsa, “CHP Genel Başkanlık Koltuğu” derim!

“Siyaset dünyamızın ‘riyaset’ makamı neresidir” diye soran olsa, “CHP Genel Başkanlık Koltuğu” derim!
Çünkü… Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün emaneti olan o koltuk, O’nun vefatından sonra bir ‘koltuk kapma’ oyununa maruz kaldı ki aralıksız sahneleniyor!

Kurultaylar Partisi” unvanını alacak kerte genel başkanlık yarışlarına sahne olan CHP, daha üç ay önce topladı 38. Olağan Kurultayını. Öncesi ve sonrasında yaşanan gelişmeler yüzünden Mayıs seçimlerinin hüsranı, 13 yıllık Kemal Kılıçdaroğlu iktidarını bitirdi, koltuğa oturmadan tartışılan isim halini alan Özgür Özel’i getirdi…

***

Özgür Özel, “El ele, omuz omuza yerel seçim zaferi için yola çıkıyoruz” gibi temiz bir mesajla başladı göreve ama o zafer için belediye başkan adaylarının belirlenmesi, belediye meclis üyeliği için aday listelerinin hazırlanıp YSK’ye teslim edilmesi gerekiyordu…

Bu işin yazıldığı, okunduğu kadar kolay olmadığını bilenlerdenim ama söz konusu CHP ise bu zorluk katlanır…

Nitekim vaziyet ortada; aday belirleme süreci tam bir parti içi mücadeleye sahne oldu, oluyor. Daha da vahimi, “Üç genel başkan var” dedirten bir görüntü yansıyor dışarıya…

***

Kabak tadı veren her şeyi sineye çekip başarı dilemek isteyenlerin dili dolaşık!
Çünkü… Aday belirleme toplantılarını terk edip parti koridorlarında ‘isyan’ türküsü çığıranların nağmeleri unutuluyorken, yeniden aday gösterilmeyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e teklif edilen ‘görev’ ve onun reddettiği duyuldu…
Olabilirdi… Parti yönetimi özellikle de Genel Başkan istediği ismi istediği yere atayabilir, görevlendirebilirdi ama bunun bile bir soruna dönüşmesi CHP adına hoş değildi…
Belediye başkan adaylarının belirlenmesiyle ilgili süreçte tam da ‘nihayet bitti’ denilen noktaya gelmişken, söz konusu olanın CHP olduğunu hatırlatan bir ses duyuldu:

- Siyasi bir soykırım var!

Hoppala…

***

Mersin muamması sürerken, Çankaya başta olmak üzere ‘kale’ denen yerlere aday aranırken, Eski İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat, ciddi ciddi ithamlarda bulundu…
Başkan adaylarını belirleme süreci bazı yerlerde bir ‘krize’ dönüşürken, parti yönetimini sert sözlerle eleştiren Canpolat, yaşananlar için, “Niyet siyasi bir soykırım olabilir” dedi.

Gerekçesi şu:
- İstanbul İl Kongresinde birlikte davrandığımız 8 ilçe belediye başkanlarının tamamı tasfiye edildi. 14 ilçe yönetiminin iradeleri de yok sayıldı…

***

Söz söylendi, iş bitti, konu kapandı sananlar, ‘Burası CHP’ gerçeğini hatırlayıp kulak kabarttı:

- Biz dala konmuş kuş değiliz ki! 100 yıllık Çınarın köklerindeniz. Filizlerimiz daha genç, daha da güçlü olur. Ve de Çınar binyıllarca daha yaşar…

***

***                                                

Lafı çok uzattım! Son sözüm bir tahmin olsun:

Demedi demeyin diyorum bakın
Yok artık diyerek kanmayın sakın
Yeni bir kurultay yarından yakın
Umarım yanılır özür dilerim