Bazı yazılar huzur ile muzır arası gidip gelince, insanın ruhunu / bedenini çalkalar ya; bugünkü yazı da o demde olsun istedim… Dostluğunu, mesleğini fedakarca yaşayanlar iyi bilir; öyle bir an ya da gün gelir ki, ‘hay bin kunduz’ diyerek sorguya çeker insan kendini! Zinhar yanlış anlaşılmasın; demek istediğim ‘insan, deve, diken’ üçlemesiyle değil, hayatla ilgili…

Bazı yazılar huzur ile muzır arası gidip gelince, insanın ruhunu / bedenini çalkalar ya; bugünkü yazı da o demde olsun istedim… Dostluğunu, mesleğini fedakarca yaşayanlar iyi bilir; öyle bir an ya da gün gelir ki, ‘hay bin kunduz’ diyerek sorguya çeker insan kendini! Zinhar yanlış anlaşılmasın; demek istediğim ‘insan, deve, diken’ üçlemesiyle değil, hayatla ilgili…

***

Bu duygu ve düşünce denizinde kulaç atar gibi Politika Kasabasının Siyaset Bulvarında yürürken türkü çığırıyordum!

Deveyi düzde gördüm  / Sürmeyi gözde gördüm
Şükür olsun Mevla’ya / Seni bu güz de gördüm

***

Millet Bahçesine varınca, biri beni duymuş gibi Bursa yöresinden bir türkü tutturdu;

Deve gelir inişten / Çılbırları gümüşten
Yarim çerez yollamış / Bin bir türlü yemişten

Cevap vermem gerekiyordu! Burdur yöresinden bir develi türkü dolandı dilime:

Devesi gater gater / Çilbiri suya batar
Gız oğlanı görünce / Sallar çevresin atar

***

Elime bir diken geçirsem göreceğim ilk deveye batırma kertesine erdim amma iğne/çuvaldız da olurdu! İğneyi kendime çuvaldızı deveye saplarım dedim! Çifte yemeyi göze alarak elbette ama ne deve vardı ne iğne ne de çuvaldız! Konum değiştirdim…

***

CHPLİLEŞTİREMEDİKLERİMİZDEN MİSİNİZ?

“Türkiye’de Siyaset”, sadece kitabıma isim olmaktan ibaret değildir! Son 40 yılda olana, bitene şahittir, müşahittir! Kitapta yer alan yazılarımdan biri olan, 2010 yılının Eylül ayına kayıtlı, “CHPlileştiremediklerimizden misiniz?” başlıklı yazı şu dörtlükle biter;

CeHePe’nin mazisi kurultayla doludur
Kaç görüş varsa hepsi bir hizibin koludur
Yelpazedeki yeri ortanın tam soludur
Seçime dek yönünü şaşırmazdır inşallah

Ne o, seçim mi var demeyin! Son on ayda üç seçim yaptık… Zor ama dört yıl seçim yok!

Adını andığın yazımın girişinde yer alan; “Parti, bir yanda yüzde 42’lik ‘hayır’ı paylaşım kavgası verirken, öbür yanda, ‘sandığa gidin, hayır oyu verin’ diyen Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun oy kullanamamasının şokunu yaşıyordu ki; bildik maraz nüksetti! Kurultay…” cümlelerine bakarak, ‘yine mi kurultay’ da demeyin, zinhar mümkünü yok! Yeni yapıldı…

Öyleyse derdin ne diyenler bilsin ki bir derdim yok! Aksine, dertsiz başına dert açmak isteyenler var Politika Kasabasında! Siyaset Bulvarı, seçim sonrası sakinliği içinde ama Millet Bahçesinden çıkamayan siyasiler bir yerleri kurcuklamaya başladı. Konuşuruz…

Şimdilik bana müsaade. Çünkü derdim dertten azade…

Yüce dağ başında yanar bir ışık
Düşmüşüm derdine olmuşum aşık
Ağ buğday benizli zülfü dolaşık