İlk olarak KKTC’nin plastiğin zararları konusundaki farkındalık ve aksiyon alma düzeyinin bizden bir hayli ilerde olduğunu söylemek yanlış olmaz. Tek kullanımlık plastik yasağı kararı KKTC’nin, Türkiye’nin çevre konusundaki konumunun kat be kat ilerisinde olduğunun göstergesi. Attıkları bu adımla Temmuz ayında tıpkı AB ülkelerinde olduğu gibi KKTC’de de tek kullanımlık plastikler yasaklanacak.

Öncelikle KKTC’nin plastiğin zararları konusundaki farkındalık ve aksiyon alma düzeyinin bizden bir hayli ilerde olduğunu söylemek yanlış olmaz.  KKTC, bizimle aynı zamanda bazı alışveriş poşetlerini ücretli hale getirmiş ancak araya pandemi girince bu yasak pek de anlamlı olamamıştı. Bunun yanında, tıpkı bizde de olduğu gibi konuya ilişkin olarak yeterli farkındalık da sağlanamamıştı. Ancak KKTC’deki plastik poşet ücretlendirilmesi, bizdekinin aksine belli bir süre sonra tümden yasaklamayla sonuçlanacak şekilde planlanmıştı. Her ne kadar pratikte plastik poşetin ücretlendirilmesi istenildiği gibi uygulanamamış olsa da gelinen noktada bu ücretlendirme politikası nihayet, tek kullanımlık plastik yasağıyla sonuçlanmış durumda.

KKTC’de 29 Haziran 2023’ten itibaren plastik poşetlerin yasaklanacak olmasının ardından, 11 Temmuz’dan itibaren de bir grup tek kullanımlık plastik ürün temini ve kullanımı yasaklanacak. Mevcut çevre yasası temel alınarak yürürlüğe sokulacak olan “Tek Kullanımlık Plastik Ürünlerin Çevre Üzerindeki Etkisinin Azaltılmasına İlişkin Tüzük” KKTC Resmi Gazetesi’nde yayınlanarak 11 Temmuz’da yürürlüğe girecek şekilde düzenlendi. Buna göre, tek kullanımlık plastikler ücretli veya ücretsiz olarak temin edilemeyeceği gibi, herhangi bir kampanyaya da dâhil edilemeyecekler. Sadece bazı özel alanlarda (sağlık kuruluşları, cezaevleri, karakol, yaşlı bakımevleri ve huzurevleri) tek kullanımlık plastik ürünlerin kullanımının uygulama dışında bırakıldığı bu yasal düzenlemenin hayli makul bir ilk adım olduğunu söyleyebilirim. Bu yasal düzenlemeyle piyasada yer bulması yasaklanan tek kullanımlık ürünler;

* Tıbbi kullanımlar hariç plastik kulak çubukları,

* Plastik çatal, kaşık, bıçak, tabak, bardak,

* Plastik karıştırma çubukları,

* Tıbbi kullanımlar hariç pipetler,

* Balon sapları,

* Plastikten üretilmiş fast food yemek paketleri,

*  Genleşmiş polistirenden üretilmiş fast food yemek paketleri,

* Yukarıdaki maddelerde belirtilen ürünlerin okso-bozunur plastikten yapılmış olanları,

şeklinde sıralanmıştır.

Yukarıda saydığım bu plastiklerin toplamı dünya genelinde yapılan sahil temizliği kampanyalarında en çok karşılaşılan tek kullanımlık plastik çöpler arasında yer alıyor. Maalesef yasaklama kararı getirilirken bazı istisnalar söz konusu tutulmuş. Bu istisnaların uzun vadede bazı suiistimallere konu olabileceğini ve bazı etiket oyunlarıyla tüketiciyi aldatıcı ve yasanın etrafından dolaşılmasına sebebiyet verici bir hale dönüştürülmesi mümkün. Örneğin, yeniden doldurulmaya veya tasarladıkları aynı amaç için yeniden kullanılmaya uygun olduğu beyan edilen plastikler, kullanım ömürleri içinde birden fazla tur veya rotasyon gerçekleştirmek üzere tasarlanan plastikler kapsam dışında tutulmuş. Üreticilerin mevcut tek kullanımlık plastikleri üretmeye devam etmek için bu istisnaları suiistimal eden etiket oyunlarına kalkışmayacağının garantisi yok. Bunu hali hazırda “biyobozunur” aldatmacası çerçevesinde görebiliyoruz. Bu nedenle uygulamanın sürdürülebilmesi için kamuoyu desteği olmazsa olmaz.

Türkiye’de Ne Zaman Uygulanır?


KKTC’nin de Türkiye gibi bir otel ve sahil ülkesi olduğu düşünüldüğünde, tek kullanımlık plastik yasağı kararının çevre açısından çok önemli bir karar olduğunu belirtmekte fayda var. Çünkü otellerin merkezinde olduğu turistik faaliyetler deniz çöpü miktarının %40 oranında artmasına neden oluyor. Çevre konusunda hassasiyeti olan ve KKTC’nin plastik çöp problemini birebir gören insanların hepsi bu kararın çok faydalı olduğunu düşünüyorlar.  Ancak yasal düzenlemenin yanı sıra yeteri kadar farkındalık çalışmasının yapılmamasının sürecin uygulanmasında aksamalara neden olabileceğini de ifade ediyorlar. Bu nedenle KKTC hükümeti sivil toplum kuruluşları ile birlikte hem sokaklarda hem işyerlerinde hem de okullarda bu kararın nasıl olumlu bir karar olduğunu ve çevreyi koruma açısından ne düzeyde faydalı bir değişim yaratacağını anlatmalıdır. Ayrıca yurttaşların, bu kurallara adaptasyonu için neler yapılması gerektiğini, başta kamu spotları olmak üzere, toplantılar, seminerler ve konferanslarla ile iyice pekiştirmeliler. Bu bağlamda ne kadar yoğun çaba harcanırsa kararın hayata geçmesi de o kadar çabuk olacaktır.

KKTC’de alınan bu yasaklama kararının, en kısa zamanda Türkiye’de de bu konuda bir hareketlilik başlatması umuduyla herkese plastiksiz bir Kurban Bayramı dilerim.