Bu köşede eski başkan Melih Gökçek’e çok attım tuttum. Zerre pişman değilim. Yaptıkları kimilerinin çok hoşuna gitse de, sevmeyenler ve beğenmeyenlerde bir o kadar vardı. Ben kendi şahsıma hep negatif elektrikli bir olarak gördüm Gökçek’i.

Kibri ve “Benim yaptığım her şey iyidir” şımarıklığını sevemedim. Belediye Başkanı olarak yapması gerek asli görevlerini millete hep çok büyük hizmetmiş gibi sundu. “Bakın ben neler yapıyorum, kimse bunları yapamaz” havalarındaydı. Bunları yaparken ve söylerken milletin gözüne gözüne sokmak gibi bir alışkanlığı da cabasıydı.

Bu arada bizi ilgilendiren kısmı Haymana’ya hiçbir şey yapmadı desem asla abartmış olmam. Her gelişinde birçok vaatler verdi. Bir türlü çalışmayan Saat Kulesi hariç neredeyse hiçbirini yapmadı. Asli görevleri olan yol, su ve kanalizasyon gibi çalışmaları da bize bir “lütuf” gibi anlattı. “Ben olmazsam bunların hiçbiri yapılmazdı” tarzında meydanlarda bağırdı durdu. Kısacası bir Haymana alerjisi hep vardı Gökçek’te. Bunu da yapmadıklarıyla hep haykırdı. 25 sene başkanlık yapıp sürekli şikayet etti.

Nihayet gitti. Şimdi Mansur Yavaş var. Yavaş’ı kişilik olarak olumlu bir kişi olarak hissediyorum. Misal otobüsün yetersiz olduğu semtlere ek seferler koydu ve o geçen sürede çekilen çileden dolayı halktan özür diledi. Gökçek’ten asla böyle bir şey duyamazdınız. O “Bakın nasıl fazladan otobüs yolladım. Gözünüze dizinize dursun” çalımındaydı. Bu küçük hareket bile Mansur Yavaş’ın kişilik bazında artısıdır.

Gelelim Yavaş’ın Haymana için yapmayı vaat ettiklerine. Seçimlerden önce meydanda Yavaş’a yoğun ilgi vardı. Yavaş’ta bu ilgi karşısında; “Çok çalışacağız bu ilginin altında kalmayacağız. Burasının değerini bileceğiz. Haymana gibi göç veren her yeri kalkındıracağız. Buradaki Termal Turizm ile ilgili çok önemli projelerimiz var. Avrupalıyı buraya getirip tedavisini yaptıracağız ve onları burada gezdirip para harcamalarını sağlayacağız. Seraları biz kuracağız. Alım garantili sözleşmeli ürünler yetiştireceğiz. Et entegre tesisi kuracağız. Her türlü yardım devam edecek. Köy grup yollarına başlayacağız. Muhtarlar ile uyum içinde çalışacağız. Hasan Ağa mesire alanını hemen yapıp ilk pikniği de beraber yapacağız. Kimseyi ötekileştirmeyeceğiz. Görüyorum ki 25 yılda sorunlarımız çözülmemiş. Biz sizlerden aldığımız her kuruşu size harcayacağız. Sizlerin oyları ile sizlere hizmet edeceğiz” dedi.

Yavaş koltuğa yeni oturdu. Aynı zamanda AKP’nin kaybetmesiyle birlikte bir cenderenin ve cumhurbaşkanı’nın “Onları çalıştırmayacağız” söyleminin kuşatması altında. Yavaş çalıştırılmazsa bunun cezasını yine halk çekecek. Bu nasıl bir mantık anlayamadım. “Halk iradesine” toz kondurmayanların böyle partizanca ve bencilce tutumu nasıl bir ruh halidir?

Yavaş tüm bunlara rağmen bence hem Ankara’ya hem de Haymana’ya hizmet edecektir. Etmelidir de. Çünkü 25 senelik bir Gökçek başkanlığından sonra gerek CHP’nin, gerek kendisine oy veren her kesimin gözü üzerinde olacak. Hem Ankara’ya hem de Haymana’ya görevden daha çok hizmet etmek zorunda.

Şimdilik alışma dönemi veya yukarıda bahsettiğim mazeretlerden dolayı bir süre beklemekte fayda var. Baktım onunda verdiği sözler, seçim meydanlarında ortaya attığı vaatler havada kalıyor, o zaman yine en sert eleştirilerimi kendisine yapacağım. Babamın oğlu değil sonuçta.

Bir de Mansur Yavaş’ın sık aralıklarla Haymana’ya gelmesi gerekir. Sadece seçimlerde veya özel günlerde değil. Her fırsatta Ankara’nın diğer ilçelerine ve Haymana’ya sürekli ziyaretlerde bulunmalı. Bizim sorunlarımız, bizimle beraber yerinde görmeli ve onunda partizanlıktan uzak durarak “Yav Haymana AKP’li belediyede, salla gitsin” dememeli. Bugün kendisine tanınan kredi bitiverir ve baş tacı eden seçmen yine hak ettiği yere koymasını da bilir. Özellikle bizim YAVAŞ değil son sürat hizmete ihtiyacımız var.

HAFTANIN HABERİ: Kahvede 3 gün ard arda oyun kalan G.M’den (49) haber alınamayınca bulunması için Müge Anlı devreye sokuldu.

SAYGILARIMLA