6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen ve yüzyılın felaketi olarak adlandırılan depremin üzerinden tam bir yıl geçti... Buna rağmen o karanlık gece ve yıkıcı günün yürekleri yakan korkunç ateşi de 52 bini aşkın yurttaşımızın hayatını kaybettiği büyük felaketin acısı da hâlâ alev alev içimizde…

6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen ve yüzyılın felaketi olarak adlandırılan depremin üzerinden tam bir yıl geçti... Buna rağmen o karanlık gece ve yıkıcı günün yürekleri yakan korkunç ateşi de 52 bini aşkın yurttaşımızın hayatını kaybettiği büyük felaketin acısı da hâlâ alev alev içimizde…

Bu büyük acıyı hissediyoruz, konuşuyoruz, yazıyoruz ama biliyoruz ki, ateş düştüğü yeri yaktı, yakmaya da devam ediyor...

Millet olarak her felaketin ardından tek yürek olup; birlik, beraberlik ve dayanışma ile zor günleri aşabilme yönündeki gayretimiz paha biçilmez bir değer. Ancak öyle durumlar vardır ki; yapılan hiç bir şey yaşanılana çare olmaz, olamaz...

***

Kahramanmaraş'ta hayatını kaybeden kızı Irmak Leyla'nın elini bırakmayan babanın o fotoğrafı buna en çarpıcı örnektir. Usta foto muhabiri Adem Altan’ın çektiği ve dünyaya servis edilen o kare, deprem gerçeğinin ve tarifsiz acının belgesi gibidir…

Baba Mesut Hançer’in soyadı gibi, “Bu acı tarif edilemez… Evladım benim canımı aldı da gitti” sözleri; çaresizliğin, tahammülü zor bir halin dile gelişidir...

***

Sözün bitip acının konuştuğu zamandı. Öyle ki bu depremden zihnime takılı kalan donmuş bir andı o fotoğraf karesi...
11 ilden yükselen “Arama kurtarma ekipleri nerede?” çığlıkları da çınlıyor hâlâ kulağımda...

***

Bir yıl sonra soruyorum: Faylar üzerinde oturan ve ‘deprem ülkesi’ olarak bilinen Ülkemizde, niçin hazırlıksız yakalandık bu korkunç felakete? Üstelik büyük Marmara Depreminin üzerinden çok fazla zaman geçmemişken… Evet, deprem felaketinin şiddeti çok büyüktü. Kapladığı alan alışılmışın çok ötesinde idi. Ancak daha önceden yaşanmış Marmara Depremi göz önünde tutularak, Ülkemizin başka bir coğrafyasında böyle bir depremin yaşanabileceği neden öngörülemedi? Neden hesap edilemedi? Neden? Neden? Neden? Hem de uzmanların sürekli uyarılarda bulunmasına rağmen…

***

Ve en acısı; enkaz altındaki kızının, “Elimi bırakma baba…” sesini duyar gibi onun kendisine uzanan cansız elini tutan baba kim bilir hangi soruları soruyor şu an?
Kahrolmamak elde değil…

***

Mukadder ben; depremde yaşanan acıları bugün bir kez daha yüreğinin derinliklerinde hisseden, kaybettiğimiz tüm canları rahmetle anan...

Sevgilerimle…