31 Marttan sonra tüm Türkiye’de olduğu gibi Haymana’da da değişim rüzgarları esiyor.
Değişim derken İstanbul’da seçim kazandıran “Her şey çok güzel olacak” sloganı Haymana’da “Her şey ne kadar da güzel oluyor” manası çıkarılmasın hemen. Biz yerimizde sayıyoruz daha.
Ama insanlarda bir yön değişimi var. Özellikle genç kesimde.
“Eşek kadar oldun bir baltaya sap olamadın” diye babasından yediği fırça ile evden ayrılan gençler uygun adım ve marş marş AKP’nin kapısını çalarlardı. Zaten iktidar olan AKP, aynı zamanda yerel yönetim ve Ankara Büyükşehir koltuklarının da sahibiydi.
Tüm ipleri elinde tutan bir partiye gençlerin hücum ederek “Ne iş olsa yaparım abii..” diyerek kapısını aşındırmaları gayet normal. Önce üyelik, daha sonra mitinglerde boy gösterme, sadakati ispat, kendi yöresinde de hatrı sayılır bir oy çıkması ile iş kapıları sonuna kadar açılmasa da bir miktar aralanıyordu.
Ama Haymana’nın büyükşehir’e dahil edilmesi, 31 Mart seçimlerinden sonra da Ankara Büyükşehir’in 25 yıl sonra CHP’ye geçmesi ile bir anda rüzgar aksi istikametten esmeye başladı. Haymana’nın en önemli iş kapıları büyükşehir’e geçince “Ne iş olursa yaparım abii..”ci kitlenin yönü CHP’ye kaymaya başladı.
“Ölümüne Reisciyiz, doğma büyüme AKP’liyiz, sülalece AKP’nin ardındayız” diye meydanlarda sloganları avazı çıktığı kadar bağıranlar, mitinglerde lambalı bayraklarla selfi çekinenler falan “Lan ne oluyor?” dedi.
Hatta bu hafta CHP’nin Haymana danışma toplantısında katılımcılar deyim yerindeyse salona sığmadı. Uzun yıllardır 5-10 kişiye konuşan CHP’li yöneticiler bile “Biri bizi çimdiklesin. Yoksa rüyada mıyız?” diye içlerinden konuştular. Karşılarındaki kalabalığa da “Bu zamana kadar neredeydiniz?” diyecekken, “Her geçen gün büyüyeceğiz. Büyükşehiri aldık, iş, aş, ekmek için biraz dişinizi sıkın” demek zorunda kaldılar.
Bu işler böyledir. Hele siyasette dün dünde kalır, hemen yarına bakmak lazım. CHP uzun yıllar sonra kozu eline aldı. Köylerde ve merkezde kömür, makarna ve koli koli paket bekleyenler başta olmak üzere, akabinde gençler ilçemizde epey bir zaman sonra yeniden palazlanan CHP’yi artık umut kapısı görmeye başladılar.
CHP’ye bunca yıldan sonra altın tepside ve elinin tersiyle itemeyeceği bir fırsat doğdu. Bakalım ne kadar doğru ve yerinde kullanabilecek. Hem hizmet anlamında, hem de özellikle gençlere ekmek sağlama bağlamında nasıl doğru işler yapabilecek, bekleyip göreceğiz.
Özellikle bir konuya parmak basayım; eğer onlarda AKP gibi “bizden sizden” ayrımı yapıp, liyakati, hak edeni bir köşeye koyup, sırf üyemiz, partilimiz, torpillimiz, emmizin oğlu, görümcemizin kızı diyerek adam kayırırlarsa, yarın yine aynı pozisyona düşebilirler. Burada herkesin hakkını ve hukukunu eşit gözeterek, işi hak edene vermezlerse onların da akıbeti şimdiden belli.
Ama geçmişte yapılan hatalardan ders alıp, sırf tribünlere oynamadan, yaptıkları hizmetleri şova dökmeden ve en önemlisi kirli ve çakallığa evrilen siyasete kaçmadan biraz da olsa bir şey yaparlarsa o zaman bu millet baş tacı eder.
Yok “Artık biz de tamamen olduk” derlerse, Haymana’da yine partide 5-10 kişi, sandıktan 1-2 bin oydan fazlasını da ancak o zaman rüyalarında görürler.
HAFTANIN SÖZÜ: Paran varsa insanlar seni tanır, paran bitince sen insanları tanımaya başlarsın
SAYGILARIMLA
