Başdeğirmen Piknik alanı Haymana’ya katma değer olarak yeterince katkı yaptı mı? Eğri oturalım doğru konuşalım. Buradan bir Mogan Park Piknik alanı çıkmaz, çıkmayacakta. Ankara’dan kopup gelen millet pikniğe buraya koşmayacak. Haymana’nın banyocusu ve kendi halkı da nerede bir çeşme başı görse çöküp mangalını ateşliyor. Başdeğirmen en son akla gelen yer.

Peki burası bambaşka bir mekana ev sahipliği yapamaz mı? Benim aklıma şöyle bir fikir geliyor. Olur veya olmaz, yapılabilir veya çöpe atılabilir.. bilemem. Ama en azından üzerinde düşünülebilir.

AOÇ içinde bulunan Hayvanat Bahçesi kapandı. Ankara’nın başka yerinde de buna benzer bir yer yok. Peki biz Başdeğirmeni buna benzer bir şekilde dizayn edemez miyiz? Öyle binlerce hayvanın olduğu değil, mini ve butik bir hayvanat bahçesi yapamaz mıyız?

Yer müsait.. geniş, ferah, şehirden uzak. Muhtelif yerlere yerleştirilecek yaşam alanları ile şöyle en popülerinden 20-30 hayvanı barındırsak. Ziyaret içinde makul bir fiyat belirlesek. Hem kazanılan paradan, hem otellerimizden, çayır çimenimizden bu hayvanların yiyeceği, masrafı mis gibi çıkar. Burada birçok kişiye iş sahası açılabilir. Ayrıca “Haymana da gezilecek hiçbir yer yok” diye bozuk plak gibi kırıtanların mazereti ortadan kalkar. Hatta Ankara başta olmak üzere birçok yerden sırf hayvanat bahçesi için bile ziyaretçi gelir.

Sokak hayvanları bile burada bakıma alınıp sahiplendirme için zemin hazırlanabilir. Olur mu? “Hadi leenn oradan” demeden önce bir beyin cimnastiği yapmakta fayda var. Varsa başka bir fikriniz alalım. Yoksa ufaktan bir görüş alışverişinize talibim.

AMERİGANIN EKİNLERİ NASIL?

Bir arkadaşımın ailesi uzun süredir göremedikleri çocuklarını ziyaret için Amerika’ya gider. Orada yaklaşık 3 ay falan kalırlar.

Nihayet yurda, oradan da Haymana’ya dönerler.

Şimdi bu aile koskoca Amerika’dan gelmiş. Ellerinde bavulları ile Saat Kulesinin orada otobüsten inmişler. İlk karşılaştığınızda ABD adına neleri sorarsınız?

Misal koskoca “Hürriyet Anıtını gördün mü?” diye sorabilirsiniz.

Veya her gece haberlerde karşımıza çıkan, başkanlarının kaldığı Beyaz Saray sorulabilir.

O meşhur Manhattan gökdelenleri, Disneyland’ı, Kızılderilileri, kovboyları vs. ABD ile ilgili binlerce soru sorulabilir.

Ama bizim Haymana’lı hemşerimiz aileye “hoş geldin” dedikten sonra sorduğu ilk soru “Amerika’nın ekinleri nasıl? Orada da süne var mıymış” olmuş.

Bu yaşanan olay fıkra veya hikaye değil. Memleketim insanının saflığı ve sadece kendi ilgi alanından bir türlü çıkamadığı diyelim. Bazı insanlarımızı bu şahsına münhasırlığından dolayı gerçekten çok seviyorum.

HAFTANIN SÖZÜ: Kar çoğu zaman fakirin bağrına yanar, keyfini zenginler çıkarır.