SEVİM NUR BAYSAL

NURİ BEKTAŞ ANADOLU LİSESİ

11. SINIF ÖĞRENCİSİ

Kitap Adı: Toprak Ana

Yazarı: Cengiz Aytmatov

Toprak Ana, İkinci Dünya Savaşı’nda kocasını ve üç oğlunu cepheye gönderip, dört şehit veren bir kadının yaşadıklarını anlatmaktadır.

Küçüklüğünden beri toprakla iç içe büyüyen Tolganay, henüz 17 yaşındayken bir hasat mevsiminde on dokuz yaşındaki Suvankul ile karşılaşır. O günden sonra hiç ayrılmazlar. Birlikte çalışarak ev alırlar ve art arda üç oğulları olur. İsimlerini Kasım, Maysalbek ve Caynak koyarlar. Kasım büyüyünce baba mesleği olan biçerdöverlik ile uğraşır. Maysalbek, çok çalışkan bir öğrenci olduğu için köyde öğrenimini tamamladıktan sonra öğrenimine devam edip öğretmen olmak ister. Caynak ise yerinde duramaz, o kulüpten bu kulübe koşar. Aradan kısa bir süre geçtikten sonra Kasım, Aliman adında çok zeki ve çalışkan bir kızla evlenir. Her şey çok güzel giderken savaş çıkar. Savaş için köylerden askerler de çağrılmaya başlanır. Kasım ve Suvankul da askere çağrılır. Tolganay ve Aliman, onları askere uğurlarken çok zorlanırlar. Suvankul ve Kasım hasat işlerinin sorumlusu oldukları için onlar gidince yerini Tolganay’a verirler. Hasat işlerini çok zorlanarak da olsa Tolganay halletmeye çalışır. Tolganay, Maysalbek’ten de bir mektup alır ve mektupta Maysalbek’in de sınıf arkadaşlarıyla askere çağrıldığını, vedalaşamadığı için üzgün olduğunu yazar.

Bir gün Tolganay’a bir telgraf gelir. Maysalbek’in istasyondan geçeceğini ve annesini görmek istediğini yazar. Caynak da annesi ile Aliman’ın istasyona gidip abisini görmelerini ister. Aliman ve Tolganay heyecanla istasyona gider. Maysalbek ve Kasım birbirine çok benzer, o sebeple aslında Aliman kocasına duyduğu özlemi az da olsa kaynını görmekle gidermek ister. Aliman ve Tolganay bir gün boyunca dondurucu soğuğa karşı beklerler; ama gelen giden olmaz. Ertesi sabah biraz daha bekleyip köye dönmeye karar verdikleri sırada bir tren görünür. Tren hızla geçerken, trenin hiç durmadığını ve trenin kapısından birinin “Anaa, Aliman!” diye bağırarak geçtiğini görürler. Tolganay oğluna sarılıp koklayamasa da onu görmek, Aliman’ı çok mutlu eder. Köye dönüş yolunda oğlunun trenden fırlattığı şapkasını göğsüne sıkıca bastırır. Zaman geçince en küçük oğul Caynak da askere gider.

Bir gün tarladan eve dönerken köylünün avluda toplandığını gören Tolganay şaşırır ve oğlu Kasım ile kocası Suvankul’un şehit olduğunu öğrenir. Aliman ve Tolganay bu haberle yıkılır. Tolganay cepheye yiyecek göndermek gerektiği için işlerin başına döner. Daha sonra, Maysalbek’in de şehit olduğu Caynak’ın da savaşta kaybolduğu haberi gelir. Bütün bu olayların sonrasında köye bir çoban gelir.

Kendini çok yalnız hisseden Aliman da bu çobandan hamile kalır. Sonrasında çoban kaçar çünkü evlidir. Aliman da hamile kaldıktan sonra, geçimsiz biri olur. Tolganay yardımcı olmak ister; ama Aliman hiç konuşmaz. Aliman doğum yaparken bebeği doğar; ama Aliman ölür. Bu bebeğin adını Canbolat koyarlar. Canbolat, Tolganay’ın tek yaşam kaynağıdır.

İnsanlar toprağa sahip çıktıkça, toprak onların rızkını verecektir. İnsanın en vefalı dostu kara topraktır.